Birçoğumuz şüphesiz mesai saatlerimizi operasyonel işlemlerin takibi,
müşteri ziyaretleri, raporlama gibi gündelik işlerin yanı sıra, zamanında gelmeyen
ve kaybolan yüklemeler ya da toplantılar ile geçirmekteyiz.
İşimiz ile ilgili yeni bir servis, maliyet ve zaman avantajı yarattığımızda
bir adım önde olduğumuz düşüncesi güzeldir. Ana taşıyıcıların her gün farklı
bir uçuş noktası ile karşınıza gelmesi, değişen coğrafi koşullar bizlerin anlık
çözüm bulma konusunda zorlanmasına sebep olabilir. bu noktada lojistiğin tüm
bileşenleri ile ele alınması, analitik düşünce ile kısa sürede doğru ve optimum
nokta atışının sağlanmasını gerektiğini bilmekteyiz.
Sektörümüzde daha önce farklı bir ülkede uygulanmış bir örnek, yaşanmış
ekstra maliyetler ya da gözlemlenmiş maksimum karlılıklar, bizler için ciddi
yol gösterici unsurlar olabilir.
Bu anlamda sektörün organize ettiği ulusal –uluslararası konferans ve
eğitimlere katılımın sağlanması kaçınılmaz olmalıdır.
Üniversiteler,ulusal ve uluslararası ya da sektörel kuruluşların öncülüğünde
düzenlenen etkinlikler, sektörün içindeki herkes için ciddi fırsatlardır.
Geçtiğimiz günlerde katıldığım "2. Uluslararası Tedarik Zinciri Zirvesi,
İstanbul” bunlardan biriydi. Loder ve sektörde olan şirketlerin sponsorluğunda
gerçekleştirilen zirvede, şahsım adına ciddi deneyimler edindiğimi
söyleyebilirim.
Örneğin tüm dünyada tanınan, eğlence,oyun ve çocuk oyunları alanında faaliyet
gösteren dev Fransız şirketin, tedarik zincirine bu denli yatırım yaptığını ve
tedarik zinciri üzerine ar-ge departmanlarının olduğunu inanın tahmin
edemezdim.
Bahsi geçen firmanın ürünlerinin aynı tarihlerde dünyanın tüm noktalarında
satışa sunulduğunu, oyunların, çocuk kıyafetlerinin, aksesuar gibi malzemelerinin,
ayrı ayrı dağıtım ve takibinin tek bir
sistemden kontrol edildiğini, satış ve stok rakamlarının her bir ürün için
takip edildiğini ilk ağızdan orada duymak gerçekten güzeldi.
Marka bilinirliğinin ve marka değerinin temel yapıtaşları olarak, tüm satış
noktalarında kullanılan ürün, ambalaj ve hediye paketlerinin uniform olmasını
düşünürsek, bütün bu kaynakların belirlenen tarihlerde doğru yerde olması sadece
ciddi bir tedarik zinciri ile sağlanabileceği şüphesizdir.
Bir diğer dikkatimi çeken nokta ise, ülkemizde çok ünlü olan bir sakız
üretim markası üzerine; sakız şüphesiz hepimizin bildiği küçük ve düşük satış
rakamı ile müşterilere ulaşan bir ürün.Ancak bu ürünün hammaddeler olarak
tedarik edilmesi ve belirli dereceler ile muhafaza edilmesi ve işleme alınarak
sakız haline dönüştürülmesi süreci ve bu sürece ilave olarak, milyonlarca
ürünün depolarda maksimum verimlilik ile minimum eleman ile sağlandığı nokta.
İşte bu noktada depo çözümleri teknolojileri konusunda uzman bir kadronun,
yurt dışında global üretici firmalara verdiği hizmetin aynısını ülkemizde
de sakız üretimi yapan firmamızda
verdiğini yetkililerden dinlemek gerçekten güzeldi.
Sektörün içerisinde olan, ancak spesifik iş kollarının birebir ilgi alanımızda
olmadığı bizler için, bu gibi etkinliklerin gerçekleştirilmesi son derece
yararlı ve ufkumuzu genişletici olacağı kanısındayım. Bu tarz etkinliklerin
artarak devam etmesi dileğimle.